Sodexo'dan Sürdürülebilirliğe Katkı Sunacak Adımlar

Her yaş için çok önemli olan beslenme, çocukların gelişimlerinin yanı sora okul başarısını da etkiliyor. Yapılan çalışmalara göre özellikle kavrama, konsantrasyon ve dikkat dağınıklığı gibi başarıya etki eden faktörleri iyileştirmede beslenme ve çevre koşullarının etkili olduğunun bilindiğini söyleyen Sodexo Entegre Hizmet Yönetimi Sağlıklı Yaşam Şefi ve Diyetisyen Sibel Mumcu, “Ancak hiçbir besin tek başına mucizevi etkiler yaratmaz. Bu nedenle sağlık profesyonelleri herhangi bir besin için bu besini tüketmek bireyi daha zeki yapar diyemez. Farklı derecelerde beslenme yetersizliği olan çocuklar üzerinde yapılan araştırmalar göstermektedir ki, düzenli ve dengeli bir beslenme alışkanlığını çocuk yaşlarda kazanmak, daha sonraki yıllarda akademik performans üzerinde oldukça etkili. Bu araştırmalarda karşımıza çıkan sonuçlardan biri de okul performansını etkileyen en önemli beslenme aktivitesinin sabah kahvaltısı olduğu” açıklamasında bulundu. Okul dönemi genel olarak ailelerin çocuklardan her alanda başarı beklediği bir dönemi kapsar ve bu performansın eğitim hayatı boyunca sürdürülmesi beklenir. Bu nedenle ailelerin en büyük kaygısının çocuklarını desteklemek, öğrenmelerini kolaylaştırmak ve bu yükün altından başarıyla çıkabilmelerini sağlamak için çocuklarının iyi beslenmesini sağlamak olduğunu belirten Sodexo Entegre Hizmet Yönetimi Sağlıklı Yaşam Şefi ve Diyetisyen Sibel Mumcu, “Yapılan tüm çalışmalar beslenme ve okul performansı arasında önemli bir ilişli olduğunu gösteriyor. Sağlıklı gelişimin devamı ve okuldaki başarı için çocukların yeterli ve dengeli beslenmesi çok önemli” dedi. DENGELİ BESLENME ÖNEMLİ Araştırmalarda sağlıklı beslenen çocukların daha enerjik ve dinamik olduklarının aynı zamanda liderlik özelliklerini daha fazla geliştirebildiklerinin gözlendiğini hatırlatan Sibel Mumcu, “Ancak çocukların daha zeki veya başarılı olmasını sağlayacak özel bir besin veya besin öğesi de yok. Arzu edilen başarı düzeyine ulaşabilmek besin öğesi eksiklerini de önlemeyen yeterli ve dengeli beslenmekle mümkün olabilir. Bunu sağlamanın en kolay yolu da çeşitliliğin sağlandığı, düzenli öğünlerle tüketilen, sıvı ihtiyacının karşılandığı sağlıklı bir beslenme modelidir” ifadelerini kullandı. Sibel Mumcu, okulda beslenmenin önemine ilişkin önemli bilgiler paylaştı: -Çalışmalar kahvaltı yapmayan çocukların derslerde hem algı yeteneklerinin azaldığını hem de dikkat sürelerinin kısaldığını gösteriyor. Kahvaltı yapmayan çocuklar aynı zamanda halsizlik, baş dönmesi, bayılma hissi, terleme, baş ağrısı, bulantı, karın ağrısı gibi şikayetleri de sıklıkla dile getiriyorlar. Bu nedenle çocuklara düzenli kahvaltı yapma alışkanlığı kazandırılarak sevdirilmesi gerekiyor. -Okul çocuklarında vitamin-mineraller gibi mikro besin öğeleri eksikliklerine de çok sık rastlanıyor. A vitamini, demir ve iyot eksiklikleri büyüme, sık hastalanma ve kavrama ile yakından ilişkili çocuklarda demir eksikliğinin olması, öğrenmeyi güçleştirerek okul performansını olumsuz etkiler. Çocuk yaşlarda görülen iyot eksikliği de zeka ve zihin işlevlerini olumsuz etkiler. Ülkemizde iyot eksikliği de sık karşılaşılan bir sorun. Bu nedenle yüzler iyotlu tuzlardan tercih edilmeli -Yağ ve şeker içeriği yüksek, protein, vitamin ve mineralden yetersiz beslenme alışkanlıkları da okulda konsantrasyon, enerji düşüklüğü ve odaklanma sorunlarına yol açar. Çocuğun öğrenme kapasitesini olumsuz etkiler ve obeziteye neden olur. Bu nedenle şeker ve şekerli besinler, un ve yağın yüksek miktarda kullanıldığı yiyecekler, şekerli ve asitli sıvıların tüketimi sınırlandırılmalı. -Omega-3 ve tekli doymamış yağların da beyin gelişimini ve zihinsel işlevleri olumlu etkilediği biliniyor. Bu yağlar ayrıca hormonların sentezi için de gerekli. Deniz ürünleri, zeytinyağı ve ceviz, fındık, fıstık, keten tokumu gibi besinler bu yağlardan zengin olduğu için beslenmeye dahil edilmeli. -Çocuklarda fiziksel aktivite düzeyi, sosyal ilişki ve iletişim becerileri de yetersiz beslenmeden olumsuz etkilenir. İlgisizlik ve yetersiz kavrama ile kendini gösteren bu etkilenme yeterli ve dengeli beslenme ile engellenebilir.

Sodexo olarak, çalışanlarının ve ailelerinin refahını artırmak için bir dizi iyileştirmeyi barındıran VITA by Sodexo projesini hayata geçirdik. Proje kapsamında babalık iznini, 5 günden 10 güne çıkardık. İnsan kaynakları alanındaki uygulamalarımızı VITA by Sodexo projesi ile genişlettik. Sodexo Entegre Hizmet Yönetimi İnsan Kaynakları Direktörümüz ve Avrupa Kıtası Çeşitlilik, Eşitlik & Kapsayıcılık Direktörümüz Damla Benli Yıldırım, “Sodexo’da çalışanlarımızın ve ailelerinin refahı bizim için öncelikli. Bu kapsamda sürekli olarak iyileştirmeler yapıyor ve sektörün kurucusu olmanın verdiği sorumlulukla hareket ediyoruz” dedi. VITA by Sodexo projemizden bahseden Damla Benli Yıldırım, “Toplumsal cinsiyet eşitliği politikamızın bir yansıması olarak babalık iznini 5 günden 10 güne çıkardık. Refakatçi izni uygulamasını başlattık, ailesinde birinci derece yakını ağır hasta olan çalışanlarımıza bu izni veriyoruz. Çalışanımızın vefatı durumunda ise çalışanın ailesine bir yıllık maaş ödemesi yapıyoruz. Annelik İzni ve Çalışan Destek Platformu uygulamalarımızla da çalışanlarımızın yanında olmaya devam ediyoruz” dedi. Cinsiyet eşitliği öncelik Cinsiyet ve fırsat eşitliği, çeşitlilik ve kapsayıcılık politikaları çerçevesinde yeni çalışmalara imza attığımızı anlatan Yıldırım “Yüzde 48 kadın çalışan oranımızı artırmak için eğitim ve mentorluk programları gerçekleştiriyoruz. Ayrıca kız çocuklarının sektörde daha fazla yer alması için onlara staj imkânı sağlayarak kendilerini geliştirmelerine olanak tanıdığımız ‘Gelecek Atölyeleri’ sosyal sorumluluk projemizle de sektöre katkı sunuyoruz” diye konuştu.

Sodexo olarak sunduğumuz hizmetlerle bir tedarikçiden çok iş ortağı olarak hareket ettiğimiz ve dünya çapında her gün yaklaşık 100 milyon insanın yaşamına dokunduğumuzu belirten Sodexo Türkiye CEO’muz Ahmet Zeytinoğlu, şirketimizin globalde gıda israfını 2025 yılına kadar yüzde 50, CO2 emisyonlarını ise yüzde 34 azaltma hedefine yönelik Türkiye’de de bu çerçevede sürdürülebilirliğe katkı sunacak adımlar attığımızı vurguladı. Tesis yönetimi hizmeti de sunan Sodexo’nun hizmet çerçevesinden bahseder misiniz, ofislerden üretim tesislerine kadar geniş bir yelpazede çözüm ortağı olduğunuz müşterilerinizin hayatını nasıl kolaylaştırıyorsunuz? Sodexo olarak dünyada toplu yemek ve cafe hizmetlerimizin yanı sıra teknik bakımdan enerji yönetimine, temizlikten bahçe bakımına kadar geniş bir yelpazedeki hizmetlerimizle dünya çapında her gün yaklaşık 100 milyon insanın yaşamına dokunuyoruz. Türkiye’de sektörün kurucularından ve en önemli oyuncularından biriyiz. Bugün 100’e yakın farklı hizmet alanları sunuyoruz. Müşterilerimize verdiğimiz hizmeti markanın hedefleri çerçevesinde belirliyor, birlikte hareket ediyoruz. Çalışan mutluluğunu ön planda tutarak iş yaşamında 360 derece tüm ihtiyaçlara yönelik çözümler geliştiriyoruz. Ayrıca teknolojiye, geri dönüşüme, enerji yönetimine katkı sunacak yatırımlar gerçekleştiriyoruz. Birkaç yıl önce Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından Enerji Verimliliği Danışmanlık Yetki Belgesi almaya hak kazandık. Böylece tesislerdeki enerji ve su verimliliğine uzman bakış açımızı da getirmiş olduk Birçok müşterimizde sağladığımız verimliliğin ve çevre odaklı yaklaşımımızın sonuçlarını da net bir şekilde ortaya koyuyoruz. Bir tedarikçiden çok iş ortağı olarak hareket ediyoruz ve bu konudaki uzmanlığımızla müşterilerimize danışmanlık sağlıyoruz. Hizmet ağımızı ve verdiğimiz hizmeti geliştirmeyi sürdürüyoruz. Tesis yönetimine yönelik hizmetlerinizi çoğunlukla hangi sektörlerle buluşturuyorsunuz, müşteri portföyünüzü kimler oluşturuyor? Sodexo çatısı altında sektörlere yönelik özel çözümleriniz mevcut mu? Sodexo olarak oldukça geniş müşteri portföyüne sahibiz ve müşterilerimize özel çözümler sunmaya çok önem veriyoruz. Sodexo’nun globalde gıda israfını 2025 yılına kadar yüzde 50, CO2 emisyonlarını ise yüzde 34 azaltma hedefi var. Biz de bu çerçevede sürdürülebilirliğe katkı sunacak adımlar atıyoruz. Şirketlerin yanı sıra hastanelere, okullara, üniversitelere ve başka birçok farklı kuruluşa kaliteli yemek hizmetleri sağlıyoruz. Mevsiminde tüketilen besinler hem fiziki sağlık için önem taşıyor hem de karbon ayak izinin azaltılmasında büyük önem taşıyor. Buna ek olarak müşterilerimizin ihtiyaçlarına uygun çözümler sunmak adına özellikle teknolojik yeniliklere de yatırım yapıyoruz. Örneğin, çalışan enerji yönetimi ve akıllı başlık teknolojisi gibi çözümlerimizle enerji verimliliğini artırıyoruz. Atık yönetimi konusunda da liderliğimizi sürdürerek Waste Watch ve kompost makineleri gibi çözümlerle sürdürülebilirlik alanında sektöre yön veriyoruz. Müşterilerimizin çevre ve sürdürülebilirlik hedefleri doğrultusunda projeler geliştiriyor ve uyguluyoruz. Enerji verimliliği, atık yönetimi, sürdürülebilir tedarik ağı ve benzeri konularda sektörün öncü çözümlerini sunuyoruz. 12 Mayıs Tesis Yönetim Günü özelinde konuşacak olursak, böylesi özel günler sektörün gelişimi adına ne ifade ediyor? Tesis yönetimi her geçen gün daha fazla önem taşıyor. Dünya Tesis Yönetimi Günü; tesis yönetim firmalarının müşterilerine sağladığı standardizasyon, verimlilik, güncel teknolojiye ulaşım, iş süreçlerini iyileştirme gibi konulardaki katma değerin, altının çizilmesi için bir fırsat olarak değerlendirilebilir. Sodexo olarak sektörün gelişimi için eğitimli personel yetiştirmek üzere kendimizi sorumlu hissediyoruz. Global edinimlerimizi yerel tecrübemizle harmanlıyor, özellikle gençlere ve kadınlara istihdam yaratmayı çok önemsiyoruz. Bu kapsamda Meslek Liseleri ve Meslek Yüksek Okulları’na destek oluyor, eğitimli iş gücü yetişmesi için sosyal sorumluluk projelerine imza atıyoruz. Türkiye’de birçok yerel firma ve startuplar ile de ile partnerlikler geliştiriyor, bilgi birikimimizi paylaşarak iş modellerinin sektörde kullanılabilir olmasına rehberlik ediyoruz. Sektöre yön verecek çalışmalarımıza önümüzdeki dönemde de devam edeceğiz.

Türkiye’de aşçılık mesleğinin geliştirilmesi, donanımlı aşçı sayısının arttırılması ve kadın aşçıların yetişmesi hedefiyle yola çıktık, 2016 yılından bu yana Gelecek Atölyeleri projesini hayata geçirdik. Bugüne kadar 3000’den fazla öğrencinin hayatına dokunmayı başardığımız projemiz doğrultusunda meslek liselerinde aşçılık eğitimi alan kız öğrencilerimize, yeteneklerini ‘Geleceğin Şefleri’ yarışmasında sergileme fırsatı sunduk. Bu yıl dördüncüsü gerçekleştirdiğimiz yarışma kapsamında dereceye reçeteler Sodexo menülerine dahil edildi. Sodexo olarak Türkiye’de aşçılık mesleğinin gelişmesine ve kız çocuklarının iş dünyasına emin adımlarla girmesine önemli katkılar sunuyoruz. Dar gelirli ailelerin bulunduğu bölgelerde ve anlaşmalı olduğumuz okullarda kurduğumuz ‘Gelecek Atölyeleri’ mutfakları ile öğrencilerin, sektörün gerektirdiği donanımlarla mezun olmalarını ve profesyonel mutfaklarda deneyim kazanmalarını amaçlıyoruz. Bununla birlikte kız öğrencilere eğitim, staj ve iş imkânı sağlamamızın yanında malzeme desteğinde de bulunuyoruz. Gelecek Atölyeleri Geleceğin Şefleri yarışmasında 12 kız öğrenci ana yemek ve tatlı olmak üzere 2 kategoride yarıştı. Yarışmada jüri yapılan yemeğin veya tatlının toplu yemek menülerinde uygulanabilmesini, atık yönetimini ve atıklarının nasıl geri dönüştürüldüğünü dikkate alarak değerlendirmede bulunarak kazanan yemekleri belirledi. Ana yemek kategorisinde ‘Tavuk Buket Sarma’ yemeğiyle Fatih Selçuk Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nden Halime Can Yiğit ve Erva Öztürk, tatlı kategorisinde ise Bursa Necatibey Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nden İlayda Aksoy ve Nursena Özkul, ‘Portakallı Karamel Muhallebili Cevizli Kadayıf Çanağı’ tatlısıyla birinci oldu. Dereceye giren bu öğrencilerin yaptığı yemekler mayıs ayı itibarıyla menülerimizde yerini aldı. 3000’den fazla kız öğrencinin hayatına dokunduk Sodexo Türkiye olarak yüzde 45 ile sektörün çok üzerinde bir seviyede kadın çalışan oranına sahip olduğumuzu ve bu oranı daha da arttırmayı hedeflediğimizi vurgulayan Sodexo Türkiye CEO’muz Ahmet Zeytinoğlu, “Gerek yönetim gerekse diğer pozisyonların istihdamında kadın adaylarımıza öncelik sağlıyoruz. Toplumsal cinsiyet ve fırsat eşitliği çerçevesinde sosyal sorumluluk projeleri hayata geçiriyoruz. Gelecek Atölyeleri bu anlamda bizim için çok anlamlı bir proje. ‘Gelecek Atölyeleri’ projemiz kapsamında bugüne kadar İstanbul, İzmir Bursa ve Sapanca’da toplam 7 okula Gelecek Atölyeleri kurduk. 4 Meslek Lisesi, 1 Özel Eğitim Meslek Okulu, 2 Üniversite ile projemizi sürdürürken 3000’den fazla öğrencinin hayatına dokunduk” dedi.

Sodexo şirketi olarak 430 bin çalışanımızla 45 ülkede günlük 80 milyon tüketiciye yemek ve tesis yönetimi hizmeti veriyoruz. Türkiye'de 1992 yılından bugüne faaliyet göstererek Türkiye de başta KOBİ'ler olmak üzere şirketlere yerinde yemek, mühendislik, teknik bakım ve enerji yönetimi, temizlik ve destek hizmetler gibi 100'e yakın alanda hizmet veriyoruz. Sodexo Türkiye CEO'muz Ahmet Zeytinoğlu ile şirketin yeni dönem hedeflerinin konuşulduğu bu röportajı sizler için derledik. Kendiniz ve şirketinizin kuruluş hikayesi hakkında bilgi verir misiniz? 1971'de Antalya'da doğdum. Evliyim ve iki çocuğum var. Aslen Eskişehirliyim. İlko- kula Gaziantep'te başladım ve devamında ikinci sınıftan itibaren lisenin sonuna kadar Antalya'da okudum. Sonrasında Ortadoğu Teknik Üniversitesi, Makine Mühendisliği bölümünü kazanıp 1993'te mezun oldum. Sonrasında 2,5 sene Arabistan'da şantiyede çalıştıktan sonra Türkiye'ye döndüm. Türkiye'de çeşitli fabrikalarda çalıştıktan sonra hizmet sektörüne geçtim. Son 13 senedir hizmet sektöründe çalışıyorum. Sodexo. 1966 yılında Fransa'da kuruldu ve şu anda 45 ülkede 412 bin çalışanıyla 100 milyon tü- keticiye hizmet veriyor. Türkiye'de ise 1992 yılından bugüne faaliyet gösteriyoruz. So- dexo Türkiye olarak 4500'e yakın çalışanı- mızla sektörde öncü firmalara tesis yönetim hizmetleri sunuyoruz. Sodexo olarak yerin- de yemek hizmeti, mühendislik hizmetleri, teknik bakım ve enerji yönetimi, temizlik ve destek hizmetler gibi 100'e yakın alanda hizmet veriyoruz. Önümüzdeki dönemde belirlediğiniz hedef pazarlarınız var mı, varsa hangileridir ve neden? Türkiye; Sodexo için her zaman gelecek vadeden ve büyüme potansiyeli olan bir pazar. Biz Türkiye Pazarı'nda yaklaşık her sektöre hizmet veriyoruz. Ekonomimizin en büyük şirketleri bizim müşterilerimiz, dolayısıyla onların talep ve beklentileri doğrultusunda her gün kendimizi bir adım ileriye götürüyoruz. Türkiye'de hizmet sektöründeki 'oyun kurucu' kimliğimizin verdiği sorumlulukla sektöre yön verecek projeler geliştirmeye devam ediyoruz. Bize göre en önemli hedef çevre ve toplumsal sağlık. Doğaya ve yaşadığımız topluma karşı sorumluluğumuzun bilincindeyiz ve "Sürdürülebilirlik" alanında hem kendi hedeflerimiz hem de müşterilerimizin hedefleri ve beklentileri doğrultusunda yatırımlar yapıyoruz ve sıfır karbon ayak izi hedefine doğru ilerliyoruz. Diğer yandan "dijital iklim değişikliklerini' çok yakından takip ediyor ve yeni şartlara uygun iş modelleri geliştiriyoruz. Enerji, teknoloji, atık yönetimi, sağlıklı beslenme şu anda odak noktalarımız. Faaliyet alanlarınız ve verdiğiniz hizmetlerden bahseder misiniz? Sodexo olarak, toplu yemek ve cafe hizmetlerimizin yanı sıra teknik bakımdan enerji yönetimine, temizlikten bahçe bakımına kadar geniş bir yelpazedeki hizmetlerimizle dünya çapında her gün yaklaşık 100 milyon insanın yaşamına dokunuyoruz. Türkiye'de ise bu deneyimimizi ülkemizin gücüyle birleştirerek 150 binden fazla kişiye hizmet sunuyoruz. Müşterilerimizin ihtiyaçlarına uygun çözümler sunmak adına özellikle teknolojik yeniliklere odaklanıyoruz. Örneğin, çalışan enerji yönetimi ve akıllı başlık teknolojisi gibi çözümlerimizle enerji verimliliğini artırıyoruz. Atık yönetimi konusunda da liderliğimizi sürdürerek Waste Watch ve kompost makineleri gibi çözümlerle sürdürülebilirlik alanında sektöre yön veriyoruz. Çalışan mutluluğunu ön planda tutarak iş yaşamında 360 derece tüm ihtiyaçlara yönelik Çözümler geliştiriyoruz. Müşterilerimizin çalışan memnuniyeti hedeflerini desteklemek için sürekli olarak kendimizi geliştiriyoruz ve yenilikçi projelerle iş yaşamında daha iyi bir deneyim sunmayı hedefliyoruz. Sizin faaliyet alanlarınız, müşterilerinize sürdürülebilirlik ve verimlilik anlamında ne katıyor? Sodexo olarak, sürdürülebilirlik anlamında tedarik zincirimizden verdiğimiz hizmetlere kadar önemli hedeflerimiz bulunuyor. Hem kendi hedeflerimiz hem de müşterilerimizin çevre ve sürdürülebilirlik hedefleri doğrultusunda projeler geliştiriyor ve uyguluyoruz. Enerji verimliliği, atık yönetimi, sürdürülebilir tedarik ağı ve ben- zeri konularda sektörün öncü çözümlerini sunuyoruz. Bir tedarikçiden çok iş ortağı olarak hareket ediyoruz ve bu konudaki uzmanlığımızla müşterilerimize danışmanlık da sağlıyoruz. Sağladığımız hizmetin verimliliğini de performans kriterlerimizle yakından takip ediyor ve kendi işimizi de en verimli şekilde sürdürüyoruz. Sodexo sektörde Net Zero hedefi koyan ilk şirket oldu ve 2040 yılına kadar karbon emisyonumuzu yüzde 90 azaltma hedefindeyiz (2017 yılına kıyasla). Bu hedefe ulaşmak için hem direkt faaliyetlerimizden hem de endirekt salınım olarak tedarik zincirinden verdiğimiz hizmetlere kadar birçok alanda her 5 yıllık hedeflerle ilerliyoruz. Önümüzdeki 5 yıla ilişkin hedefleriniz nasıl şekilleniyor? Sodexo olarak, öncelikle güçlü büyüme performansımıza devam edeceğiz, büyüme hedeflerimizin yanı sıra önemli sürdürülebilirlik ve dijital dönüşüm hedeflerimiz bulunuyor. Farklı sektörlere hizmet vermemiz sayesinde edindiğimiz uzmanlıkla da müşterilerimizi aynı şekilde ileri taşımayı hedefliyoruz. Gıdanın sürdürülebilirliği hem toplumumuz hem de Dünya'yı etkileyen konularda en büyük oyunculardan olmanın sorumluluğunu bilinciyle en Önemli hedeflerimizden biri. Etik ve değerler konusunda da önemli hedeflerimiz doğrultusunda hem işveren hem de hizmet sağlayıcı olarak çalışıyoruz. İş ortaklarımızın da desteğiyle çevre odaklı ve bulunduğumuz topluma katkı sağlayan bir yönetim anlayışını benimsiyoruz. Bu anlayışla geçtiğimiz aylarda etik iş uygulamaları standartlarının tanımlanmasında ve geliştirilmesinde dünyada önemli bir role sahip olan Ethisphere tarafından dünyanın en etik şirketlerinden biri seçildik. 20 ülke ve 44 sektörü kapsayan araştırmada globalde 2024 yılında gıda hizmetleri sektöründe onurlandırılan tek şirket olduk. Bunun dışında iklim değişikliğinin etkilerini azaltmak ve doğal kaynakları korumak amacıyla yaptığımız çalışmalarla geçtiğimiz günlerde global anlamda da yine önemli bir başarı elde ettik. Sodexo, şirketler, şehirler, eyaletler ve kamu kurumları için dünyanın çevresel açıklama sistemini yürüten ve kâr amacı gütmeyen küresel bir kuruluş olan CDP (Carbon Disclosure Project) iklim sıralamasında 21.000 şirket arasından en yüksek puan alarak 346'ncı oldu ve böylece Sodexo iklim çalışmalarıyla kendi sektöründe A puanı alan tek şirket oldu. Geleceğin yalnızca ekonomik göstergelerle değil topluma katkı anlamında da önemli hedeflerle ilerleyeceğini öngörüyoruz. Hizmet verdiğiniz şirketlere yönelik yeni hizmetler sunmayı planlıyor musunuz? Bu planlardan bahseder misiniz? Bizim hizmetlerimizin en büyük avantajı tek kontratta onlarca hizmeti verebilmemiz. Bu hem müşterimize maliyet avantajı sağlıyor; hem de müşterimizin örneğin 10 hizmet için 30 tane teklif almasını engelleyerek süreci sadeleştirip, hızlandırıyor. Buna ek olarak; hizmet alanımızı müşteri beklentilerine göre genişletiyoruz. Birçok alanda yaygın tedarikçi ağına sahip olmamız ve farklı sektör tecrübelerimiz sayesinde hızlıca yeni hizmetleri portföyümüze dahil ediyoruz.